Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde “Ayşe” adlı film, Necmi Sancak’ın ilk uzun metraj filmi olarak En İyi İlk Film ödülünü kazandı. Film ayrıca Sancak’a En İyi Yönetmen ödülünü getirirken, başrol oyuncusu Binnur Kaya da En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazandı. Ayşe karakterini canlandıran Binnur Kaya, orta yaşlı Ayşe’nin hikayesini anlatan bir filmin başrolünde yer alarak izleyicileri etkilemeyi başardı.
– “Ayşe” filminin hikayesi gerçek bir aile hikayesine dayanıyor. Bu süreç nasıl başladı?
Film yapma hayalim çocukluğumdan beri vardı. Kuzenim Fatma’ya, yani filmdeki Rıdvan’ın ablasına, 10 yıl önce bu fikri söylediğimizde inanmadı ancak senaristlerimizden biri, kuzenim Ahmet, buna inanarak bu hikayeyi hayata geçirmemizi sağladı. Antalya Film Festivali’nde kuzenim Rıdvan ve Fatma’nın kendi hikayelerini izlerken bu düşünün gerçek olduğuna inanamadık.
– Binnur Kaya’nın Ayşe karakterini canlandıracağı konusundaki kararınız nasıl şekillendi?
Ayşe karakterini en iyi anlayacak ve yansıtacak oyuncuyu seçmeye özen gösteririm ve Binnur Kaya benim için bu rolde vazgeçilmezdi. Kaya, karakteri olağanüstü bir özveriyle canlandırdı ve ona minnettarım.
– Kaya’nın belirttiği gibi “Ayşe” filminin izleyicileri etkileme şekli hakkında ne düşünüyorsunuz?
Filmin dili konusunda “risk” alındığını söyleyebiliriz. Ayşe’nin hikayesini dürüst ve gerçekçi bir şekilde anlatmak istedik ve bu da bazı zorlukları beraberinde getirdi. Ancak bunun seyirciye değişik bir deneyim sunacağına inanıyoruz ve bu yüzden filmi bu şekilde çektik.
“Hem çok doğal hem de umut verici”
– Filmin Antalya’da seyirci ve jüriyle güçlü bir bağ kurmasının sırrı ne olabilir?
Gerçek bir hikayeden esinlenen ve gerçek kahramanları da içinde barındıran bir film olarak, Ayşe’nin hikayesi seyirciyi etkilemeyi başardı. Kuzenlerin birlikte yazıp yönettikleri bir yapım olması da filmi daha etkileyici kıldı.
– Antalya’da öne çıkan “Ayşe” ve “Mukadderat” filmleri, güçlü kadın karakterleriyle dikkat çekti. Bu durum, sinemamızda bir değişim olduğunu gösteriyor mu?
Sinema, toplumun yansımasıdır. Toplumda var olan değişim ve çarpıklıkların sinemaya yansıması son derece doğal ve umut vericidir. Kadınların toplumdaki rolüne odaklanan bu tür filmlerin dikkat çekmesi, sinemamızın gelişimine olumlu bir katkı sağlıyor.
